"Alıntıladığım birkaç güzel cümlesi olsa da, önemli yanlışları var. Dikkatli okunması gerek." diye ilk sayfasına not düştüğüm bir eser. Kitaptaki bu hatalar, eksikler; çeviri hatası olabilir diye düşünülecek olsa bile, bilgi eksikliklerini sanırım tamamen çeviri hatası olarak nitelendirmek doğru olmaz.
İz yayıncılıktan çıkan "Ruhum Bir Kadındır"ın adını pek çok kez duymuştum ama son olarak bir arkadaşımın ısrarı üzerine okudum bu kitabı. Açıkçası yazarın yabancı, eserin çeviri olması gibi sebeplerle kitabı okuma hususunda tereddütlüydüm her zamanki gibi. Okuduktan sonra düşüncelerimde gerçekten birkez daha yanılmamıştım. O kadar methedilen bir eserden beklenilen performans değildi bulduğum.
Müslüman olup olmadığı hakkında kesin ma'lûmat olmayan yazar Annemarie Schimmel, İslâmî araştırmalar sahasında doktorasını tamamlamış ve araştırmalarını özellikle tasavvuf büyüklerinden Mevlânâ, İbn Atâullah ve Hallâc üzerinde yoğunlaştırmış.
Yazar önsözde bu eserinin; İslâmî-dînî ve bilhassa tasavvufî an'anede kadın hakkında olduğunu ifâde etmiş, fakat içerisinde konuyla bağdaştıramadığım kesitler fazlaca mevcut. Ayrıca kitapta; İslâm inancındaki bazı kavramların batı inancındaki öğretiler arasındaki yersiz ilişkilendirmeleri anlamlandıramadığımı da ifâde etmeliyim. Ayrıca İslâm peygamberinden sadece "Muhammed" diye bahsedilmeseydi daha uygun olurdu Türk- Müslüman okuyucu açısından.
Kitaptan birkaç eksik /yanlış bilgileri aktarmak istiyorum:
"...En geç Peygamber kızı, Fatıma, babasından ancak birkaç ay fazla yaşamıştır. Muhammed'in amcaoğlu Ali ibn Tâlib ile evliydi, ona iki çocuk verdi." (sy: 32)
Evet, Hz. Fâtıma'nın (Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin) iki evlâdını herkes bilir. Çoğu kişi de Hz. Ali ve Hz. Fâtıma'nın çocuklarını sorduğunuzda bu cevabı verir. Fakat onların Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin dışında 3 çocuğu daha bulunmaktadır : Muhsin, Rukiye, Ümmü Gülsüm. Halk tarafından pek fazla bilinmese de, İslâmî alanlar üzerinde ihtisas yapanların Hz. Peygamber'e dair bu tür bilgilere vâkıf olması gerektiği kanaatindeyim. Konuyla ilgili zihninde soru işareti kalanlara kaynaklardan araştırma yapmayı tavsiye ederim. Yeterli derecede kaynak bulabileceğinizden şüpheniz olmasın.
" Daha sonraki edebî gelişme içinde bu Kur'ânî hikâyeden bazı sahneler ayrıca ele alınarak inkişaf ettirilmiş ve o kadar da ehemmiyet arz etmeyen Züleyha esas merkezî şahsiyete terfî ettirilmiştir." (sy: 62)
Kur'ân'da yer almış böyle bir şahsiyet için "ehemmiyet arz etmiyor" demek ne kadar doğrudur tartışılır.
" Nasıl ki her bir kadın, nefs'in tecessümü telakkî edilip, bu sebeple "Allah Er" lerince istizlâl edilebiliyorsa, aynı tarzda (gramatik ilmi itibariyle keza müennes) dünya da kadınlık hâli üzre taayyün etmektedir. Aynen, Avrupa ortaçağının Hristiyan müelleifleri gibi, Sûfiler de "kadın dünyayı", sureta güzelliği ile ebleh erkekleri iğva edip, gayesine ulaşmasını müteakip yutan veyahut o erkeklere, kurtcuklara kemirilmiş sırtlarını, iğrenç siyah-mavi bacaklarını teşhir eden, müstekreh bir cadaloz kabilinden bilirler. Bu gibi tasavvurlar bakımından ortaçağ metinleri, tuhaf komiklikleri aratmayacak kadar birer gizli maden zenginliğindedir." (sy: 73)
Açıkçası sûfîlerin bayanlara karşı bakış açılarının böyle olduğunu ilk kez bu kitapta okudum. Yazar, sanırım Avrupa ortaçağı Hristiyanlarının bayana bakış açısıyla İslâm mutasavvıflarının bakış açısını birbirine karıştırmış.
Üslûbu çok da açık olmayan bir kitap. Belki de çeviri olmasından da kaynaklanıyor. Kitap 180 sayfalık olup, farklı ana başlıklardan oluşmaktadır.
Tasavvuf esasen bir hâl ilmidir, kâl ilmi değildir. Yaşayanların dilinden dinlenilirse daha fazla feyz veriyor, gönüllere nakşoluyor. Aksi halde çok basit kalıyor. Tıpkı bu eserde olduğu gibi.
Açıkçası yazarın önsözde kitabın "İslâmî-dînî ve bilhassa tasavvufî an'anede kadın hakkında" olduğu ifâdesini eserde hakîki ve yaraşır manada bulamadığımı beyân etmeliyim.
Ruhum Bir Kadındır
Annemarie Schimmel
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder