Kıyameti Allah Değil NASA Mı Koparacak? İşte Akıl Almaz Bir Komplo Teorisi
NASA'nın gizli Mavi Işık Projesi “Project Blue Beam” Kudüs merkezli tek yeryüzü devletini oluşturmak isteyen masonların ( İlluminati isimli örgüt) inanılmaz projesi kafanızı karıştıracak!
Bütün dünyadan görülen Mesih hologramı ile kıyamet koptu sanacağız!
İzlediğimiz filmlerde, reklamlarda ve hatta müziklerde inanmamızı istedikleri kodları bizlere gizlice yüklediler!
Amaç, aslında çok basit. Dinsel kaynaklarda bahsedilen ve beklenen Mesih, Mehdi çıkış alametlerini dünya teknolojileri sayesinde hayata geçirmek ve insanları kendi çıkartacakları, rol verdikleri kişilere itaat ettirmek.
Arkeolojik bilgiler çökertilecek, tarih yalanlanacak!
Şeytani
bir örgüt olan, İlluminati örgütünün şüphesiz en büyük projelerinden
bir tanesi de NASA tarafından gerçekleştirilmesi hedeflenen "Mavi Işın"
projesidir. Mavi olmasının nedeni, Hologram teknolojisinin kullanılacak
olmasıdır.
Proje'nin Hedefleri?!
1-) İsa Peygamber'i gökten Çarmıh ile gelmiş olarak gösterek, İncil'in Vahiy bölümüne uyarak, Türbülasyon Devrinin sona erdiğinin ve Yeni Dünya Düzeninin gerçekleştiğini bildirmektir.
Müslümanlar, gösterdikleri İsa figürünü; Gerçek İsa peygamber sanacaklar. Böylelikle Sahte İsa'nın yolundan giderek; İslam dini kullanılarak yeni dünya düzeni için adım atılmış olacak.
Dikkat İnanan dostlarım. Tüm dünya genelinde Blue Beam denemeleri devam ediyor.
Proje'nin Hedefleri?!
1-) İsa Peygamber'i gökten Çarmıh ile gelmiş olarak gösterek, İncil'in Vahiy bölümüne uyarak, Türbülasyon Devrinin sona erdiğinin ve Yeni Dünya Düzeninin gerçekleştiğini bildirmektir.
Müslümanlar, gösterdikleri İsa figürünü; Gerçek İsa peygamber sanacaklar. Böylelikle Sahte İsa'nın yolundan giderek; İslam dini kullanılarak yeni dünya düzeni için adım atılmış olacak.
Dikkat İnanan dostlarım. Tüm dünya genelinde Blue Beam denemeleri devam ediyor.
Özellikle Hristiyanlık ve Müslümanlık inancının temellerini çökertecek arkeolojik kanıtlar ortaya çıkarılacak!
Doğrudan kafanızın içine konuşabilecek sonik seslendirmeler ile uzay şov!
Dinlerin çökmesine az kala, verilmiş olan kehanetlere bağlı olarak eş zamanlı yapılacak olan lazerli kandırmaca!
Çok profesyonelce hazırlanmış bu şov sonucunda yeni Mesih tanıtılacak ve yeni dünya inancına adapte edilecek. Gereğinden çok gerçekler ortaya atılacağı için kimsenin karsı çıkma fırsatı olamayacak. “Hatta en bilgeler dahi kandırılacak”.
Projenin en can alıcı araçlarından biriyse “Tractor Beams” (Emici Işınlar). Bu sayede belirli insan grupları göğe çekilerek sanki Tanrı’nın evine gidiyorlarmış gibi bir görüntü yaratılacak. Bu teknolojinin testleri küçük gri uzaylılar tarafından yapıldığı savunulan kaçırılma olaylarında sıkça yapılmaktaydı. (Küçük griler Amerika de gizli laboratuarlarda üretilen Bio-Androidlerdir). Hesaplanmış olan, Yeni inanca ve Mesih'e karsı olacak ayaklanmalar ve akabinde gerçekleşecek kutsal savaşlar çok büyük, dünya üstünde görülmemiş bir insan kaybına neden olacak.
İsa Mesih, Hz. Muhammed, Buda, Krişna görüntüleri açıklanmış olan
ilahi ve mistik gerçeklerden sonra iç içe kayarak bir bütünü
oluşturacak.
Tabiî ki bu mükemmel hazırlanmış plan dünya üstünde dev büyüklükteki bir düzensizlik yaratacak, ülkeler birbirlerine düşecek, herkes birbirini öğretileri için suçlayacak, din uğruna akmış olan milyonlarca doların hesabi yapılacak. Ayrıca, tüm bunların gerçekleştiği sırada tüm dünyada politik anarşi ve doğal afetlerden oluşan zararların gerçekleştiği bir an olacak. Hatta Birleşmiş Milletler yeni dünya dininin tanıtımı için Bethooven'in “Song of Joy” isimli müziğini kullanmayı planlıyorlardı.
Eyvah GERÇEK ZOMBİLER!
Akıllarımızda sanki tanrı doğrudan ruhlarımızın derinliğinden konuşuyormuşcasına ikna edici bir his yaratılacak.
Eski “böl ve yönet” sistemi küresel bir şekilde uygulanmakta ve her kişiyi güvenliğinin risk altında olduğuna ve etrafındaki herkesi potansiyel bir suçlu olabileceğine dair inandırmaktadır. Tabiî ki bu tamamıyla “akil kontrolüdür”! Mavi Işın projesinin derinlerine inebilmek için psikolog James 5. McConnel’in 1970te yayınladığı açıklamaya bir göz atmalıyız. Demişti ki: Kişiler algi yeteneklerinin uyuşturucu hipnotizma ve çevresel hileli yönlendirme sayesinde bir “ödül ya da ceza” sistemi altında neredeyse tamamıyla kontrol altına alınabilir. Bu sayede halk pozitif bir beyin yıkama yöntemiyle dramatik ve çok hızlı bir kişisel ve karakteristik evrime uğratılabilir.
Bu şimdiye kadar tasarlanmış en büyük “Akıl Kontrolü” projesi olabilir mi?
Bu tarz silahların 1970lerde Greenham Common hava üssünden bir İngiliz bayana karsı uygulandığına dair dava açılmıştı. Silahın gönderdiği sinyaller doğrudan işitme sinirlerini etkiliyor ve kişinin kendi düşüncelerini dahi duyma yetisini yok ediyordu.
Bu tip ELF teknolojileri birçok Amerikan savunma bölümü tarafından kamuya sunulmuştu. En önemlilerinden birkaçı “The Electromagnetic Spectrum and Low Intensity Conflict”Yüzbaşı Paul E. Tyler tarafından yazılmış; Albay David G. Dean tarafından yazılan “Low Intensity Conflict and Modern Technology Edict” koleksiyonuna eklenmişti. Kağıtlar 1984te iletilmiş ve 1986 dada Alabama Hava Üniversitesi tarafından yayımlanmıştı. Başka bir mikrodalga cihazıylaysa sesli sinyaller doğrudan belirli kişileri hedefleyebiliyordu ve etraftaki diğer insanları etkilemiyordu. Teknoloji oldukça basit ve hatta trafik polislerinin radar aletlerinin modifikasyonuyla yapılabilmesi mümkün. Cihazın ürettiği mikrodalga ses sinyalleri doğrudan beyine ulaşıyor. İste böylelikle Mavi Işın projesine geri dönüyoruz. Bilinçaltını etkileyen çift yönlü, sesli ve görüntülü uzay şovunda kullanılacak olan teknolojide iste bu tarz bir teknoloji.
Mesih'in tanıtıldığı gece bu olaya hazırlanmamış kişiler kendilerini kurtarmakta geç kalmış olacaklar.
Sunu tekrar etmeliyim, günümüz televizyonu, reklamlar, modern eğitim ve sayısız sosyal baskı sürekli olarak temel düşüncelerinize saldırmakta ve sizleri değişime zorlamakta olduklarını aklınızdan sakin çıkarmayın. Albay Aleksander’in yazısındaki son sözleri söyle idi:
Burada sunulan teknoloji türleri birçok kişi için “saçma” olarak nitelendirilecektir çünkü bu bilgiler bu tip kişilerin hayatî görüşlerine uymamaktadır. Fakat kimi insanlar hâlen dünyanın bir tepsi gibi düz olduğuna da inanmaktadırlar.
Simdi, bunun buradaki anlamı çok önemli, çünkü bu teknolojilere inanmayacak olan insanların oldukça çok sayıda olması mümkün ya da bunları bilim kurgu olarak nitelendirmeleri de. Fakat bu kişiler nasıl bir tehlikeyle karsı karsıya olduklarının farkında bile değiller. Mesih'in tanıtıldığı gece bu olaya hazırlanmamış kişiler kendilerini kurtarmakta geç kalmış olacaklar. İnanmadıklarından dolayda hazırlıksız yakalanacaklar.
Yeni dünya düzeni zaten ülkelerin yasalarını değiştirmekte ve bu sayede herkesi belirli yiyecek ve vitaminlere bağlı bırakmakta.
Dinsel
ve psikiyatrik bozuklukları olanlarla ilgili yasalarda değiştirilmekte
ve bu sayede sisteme karşı tehdit olabilecek kişilerin kimlikleri tespit
edilmekte.
Diktatörlüğün
amacı gezegendeki herkesi kontrol altına almaktır. Bu yüzden herkesi
kontrol altında tutabilmek için her yerde kameralar var
Bugün devlete işiniz düştüğü zaman parmak izi ya da fotoğraf bırakmadan bir işlem yapabiliyor musunuz?
Aldığınız yiyeceklerin, özellikle de hazır yiyeceklerin nereden geldiğini gerçekten biliyor musunuz?
Doktorunuzun size verdiği ilaçların sizi gerçekten iyileştirdiğine inanıyor musunuz?
Kopenhag’daki Küresel ısınma antlaşmasının esas nedeninin bir dünya hükumeti kurmak olduğunu biliyor musunuz?
NASA'nın
Mavi Işık Projesini açıklayan Serge Monast ve arkadaşı, açıklamadan
birkaç gün sonra
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder